Şanlıurfaspor’un transferlerini kim yaptı?
Bu soru son dönemde kulüp hakkında yapılan eleştirilerin ana noktalarından biri.
Şanlıurfaspor’un transfer politikasını ele alacak olursak, gerçekten de sanki Tahtakale’den toplatılmış bir takım oluşturulmuş gibi görünüyor.
Transfer edilen futbolcuların her biri ayrı telden, transfer edilen bu futbolcular oynuyormuş gibi yapıyorlar.Ama oyunlarıyla bizi değil kendilerini kandırıyorlar..
Peki, bu transferleri kim yaptı?
Bu sorunun yanıtı net olarak bilinmese de, transferlerin kulüp yönetimi tarafından yapıldığı düşünülüyor.
Ancak, bu transferlerin kimin önerisiyle yapıldığı veya kimin onayladığı konusunda kesin bir bilgi bulunmuyor.
Ancak görülüyor ki Şanlıurfaspor’da transferi yapanlar yüksek maliyetli ve düşük profilli futbolculara yönelmiş ve kulübü adeta uçuruma yuvarlanmış.
Yüksek maliyetle oluşturulan bu takımın performansı ve olumsuz etkileri açıkça meydanda görülüyor.
Bu futbolcuların koşmaması, pres yapmaması, mücadele etmemesi, istenilen oyunu sergileyememesi ve rakiplerine göre çok az şut atması da dikkat çeken diğer önemli noktalardır.
Futbolcuların ruhsuz, fizik gücü ve dayanıklılığı olmadığı gibi bir eksiklik olduğunu düşünüyorum.
Bu eksikliğin ise antrenmanlardan kaynaklandığını düşünüyorum ve bu durum da doğal olarak İrfan Buz hocaya bağlıdır.
Şahsi görüşüm, İrfan Buz’dan büyük umutlar bekliyordum. Ancak, beklentileri karşılayacak bir performans sergileyemediği için hayal kırıklığına uğradım.
Şanlıurfaspor’un başarılı olabilmesi için teknik direktörün, futbolcuları fiziksel ve psikolojik olarak hazırlaması gerekiyor. Ancak, İrfan Buz’un bu konuda yetersiz kaldığı görülüyor.
Ayrıca, futbolcuların koşma, pres yapma ve mücadele etme eksiklikleri antrenmanlardan kaynaklanıyor gibi görünüyor ve bu durum İrfan Buz hocaya bağlıdır.
İrfan Buz’un beklentileri karşılayamaması ise taraftarların tepkisini artırmış durumda.
Şanlıurfaspor’un başarılı olabilmesi için teknik direktörün futbolcuları fiziksel ve psikolojik olarak hazırlaması gerekiyor. Ancak İrfan Buz’un bu konuda yetersiz kaldığı görülüyor.
Yönetimde de futboldan anlayan olmayınca hoca da istediği şekilde at koşturuyor gibime geliyor.Tabiri caizse at sahibine göre kişniyor.
Bu noktada bir söze daha vurgu yapayım. ‘Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz’ .
Burada kişinin laflarına değil yaptığı ve
yaptırdığı işe,icraata ve sonuca bakılması gerektiğidir.
Kulübü iyi yönetenler kulübe başarı getirir,kulübe huzur getirir.Ve o başarı çevreden takdir görür.
Doğal olarak da başarılı başkan da yöneticisi de isim yapar.
Bu ifade ettiklerim için bir söz daha söylenir.‘Zurna zurnadır ama çalana göre hava keser’.
Herkes zurna çalabilir
veya çaldığını söyleyebilir.
Ancak maharet güzelhava çıkarabilmektedir.Bunu beceren de usta olarak anılır.
Sözün özü,bir kulüpte olumlu veya olumsuz durumların hepsi yöneticiye bağlıdır.
Kötü yönetim verimsizliği, iyi yönetim verimliliği getirir. ‘Atın binicisine göre kişnemesi’ de budur
