Vitaminler vücudun sağlıklı işleyişi için büyük önem taşıyor. Hem vitamin hem de hormon olan D vitamininin kas-kemik sağlığı, ruh sağlığı, metabolizma işleyişi, bağışıklık ve sinir sisteminin düzgü n çalışması başta olmak üzere vücutta birçok önemli görevi bulunuyor.

Vücutta bir hormon olarak işlev gören D vitamini kalsiyum ve fosfor gibi minerallerin emilimini ve kullanımını artırarak kemik sağlığını destekler. Bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur, vücudu enfeksiyonlara karşı korur. Kas fonksiyonlarını düzenler ve kas gücünü artırır. Hücrelerin normal şekilde büyümesi ve gelişmesine yardımcı olur. Sinir sistemi ve beyin fonksiyonlarını destekler.

Kış aylarında D vitamini eksikliği daha sık görülüyor

D vitamini sadece belirli besinlerde (yağlı derin su balıkları, süt, yumurtanın sarısı vb.) ve az miktarda bulunur. D vitamini ihtiyacının yaklaşık yüzde 20’si gıdalardan karşılanmaktadır. Bundan dolayı sadece beslenme ile tüm ihtiyacın karşılanması zordur. İhtiyacımızın yüzde 80’i ise güneş ışıklarının yardımı ile vücutta üretilir. D vitamini sentezi için güneş ışınlarının cilde belli aylarda (mayıs-kasım arası), günün belli saatlerinde (saat 10.00-15.00), yüz, kollar ve bacaklar açık şekilde, ortalama en az günlük 15-30 dakika direkt teması gerekmektedir. Fakat çoğu zaman güneşten faydalanarak da yeterli miktarda D vitamini üretilemeyebilir. Dolayısı ile dünyada ve ülkemizde D vitamini eksikliği ya da yetersizliği oldukça sık görülür, kış aylarında görülme sıklığı daha da artar.

Kimler D vitamini kullanmalı?

Herkese rutin D vitamini bakılması ya da tedavi başlanması önerilmemektedir. D vitamini eksikliği olma riski olan kişilere D vitamin düzeyi ölçülmesi ve yetersizliği ya da eksikliği olanlara uygun dozda başlanması gerekir. D vitamini eksikliği yönünden yüksek riskli kişiler; yeterince güneşlenemeyenler, yaşlılar, koyu cilt rengine sahip olanlar, obezite hastaları / obezite ameliyatı olanlar, ­D vitamini metabolizmasını etkileyen ilaçları kullananlar, kronik böbrek yetmezliği olanlar, kronik karaciğer yetmezliği olanlar, emilimini bozan mide bağırsak sistemi hastalığı olanlar, paratiroid bezi hastalığı olanlardır.

D vitamini ihtiyaçtan fazla alınmamalı

D vitamini düzeyinin 20 ng/ml’nin (50 nmol/L) üzerinde olmasını normal kabul edilir. ­Ancak ideali 30-50 ng/ml düzeyinde olması olmasıdır. D vitamini düzeyinin 10 ile 20 ng/ml (25-50 nmol/L) arasında olması D vitamini yetersizliği, ­ D vitamini düzeyinin 10 ng/ml’nin (25 nmol/L) altında olması ise D vitamini eksikliğidir. Günlük alınması gereken en az doz 19-70 yaş arası için 600 IU D vitamini (kolekalsiferol), 71 yaş ve üstü için 800 IU D vitaminidir (kolekalsiferol).

Yaşlılarda ve D vitamini eksikliği yönünden riskli kişilerde daha yüksek günlük D vitamini dozu gerekebilir. Böbrek yetmezliği, karaciğer yetmezliği ve hipoparatiroidi gibi ek hastalığı olanlarda tedavide kullanılan D vitamini formları ve dozları farklıdır. D vitamini ihtiyaçtan fazla alındığında vücuda zarar verebilir. Ayrıca D vitamini ile birlikte mutlaka yeterli kalsiyum alımı sağlanmalıdır. D vitamini eksikliğinin ya da yetersizliğinin tedavisi mutlaka doktor tarafından yapılmalıdır.

Hibya Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haber Bültenimize Kaydolun

Şanlıurfa yerel ve ulusal haberlerden ve fırsatlardan haberdar olun.

Benzer Haberler

Bungalov Evleri’nin yapımında sona yaklaşıldı

Siverek Belediyesince Takoran Vadisi’nin turizm potansiyelinin arttırılması amacıyla yapımına başlanan bungalov evlerinin inşasında sona gelindi.

Türk Kızılay Gazze’deki ekibiyle sivillere yardım ediyor

Türk Kızılay Gazze içerisindeki yerleşik ekibiyle imkanlar doğrultusunda ihtiyaçları karşılamaya çalışıyor. Türk Kızılay, güvenli ortamın sağlanmasının ardından ise hem Türkiye’den gönderilen hem de bölgeden temin edilen insani yardım malzemeleriyle savaşın mağdur ettiği sivillere desteğini artıracak.

Şanlıurfa İl Sağlık Müdürü Dr. Abdullah Solmaz, Tema’mız “Sağlıkla Yaşayan Türkiye”

Şanlıurfa İl Sağlık Müdürü Dr. Ögr. Üyesi Abdullah Solmaz Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arasında halk sağlığının ve koruyucu sağlık hizmetlerinin önemini vurgulamak ve vatandaşın farkındalığını artırmak amacıyla Halk Sağlığı Haftası’nın kutlandığını belirtti.

TÜBİTAK ile Harran Üniversitesi Arasında İşbirliği Çalışmaları Hız Kazandı

Harran Üniversitesi,  son zamanlarda akademik anlamda bilimsel çalışmalarla ön plana çıkmaya başladı.